Demokrasinin hazmedildiği ülkelerde seçimler, hizmet yarışının tezahür ettiği süreçlerdir. İktidarlar değişir ama daima millet kazanır.
Peki, bu seçimde de durum aynı mıdır? ''Kim gelirse gelsin, emperyalizmle ve emperyalistlerin maşası olan terörle mücadelede; inanç ve ibadet özgürlüğünde geldiğimiz seviyeden asla taviz vermez, buna ilaveten yeni kazanımlar elde ederiz'' diyebiliyor muyuz?
Maalesef hayır...
Adı ''seçim'' ama öyle keskin bir viraja giriyoruz ki, ya hasarsız geçip; yola devam edeceğiz veya virajı alamayıp uçuruma doğru gideceğiz.
Oy vermek, en büyük vebaldir. Sağduyu ile karar vermelidir. Kişisel hesaplar, umumî menfaatlerin önüne geçmemelidir!
Aday listelerinde; tamamen ulvî gerekçelerden kaynaklanan memnuniyetsizlikler; veya ''Erdoğan iyi ama...'' şeklinde başlayan yakınmalar bizi yanıltmamalıdır.