Son iki “7 Haziran” arasında onlarca yıla sığmayacak şeyler yaşadık. Siyasetten teröre kadar geniş bir platformda, “Erdoğan düşmanlığı” motivasyonuyla yürütülen ihanet planları çok şükür hedefine ulaşamadı. Ama bu, yenilerinin devreye sokulmayacağı anlamına gelmiyor elbette. Dünyanın kilit taşı olan bu ülkede yaşamak ağır bedel istiyor. Avustralya’da yaşadığını zannedenler bu uyarılarımıza “paranoya” olarak bakabilir. “Üst akıl” ifadesi, aşırı kullanım sebebiyle aşınmış olabilir ama aslâ boş bir yakıştırma değildir. Özellikle “Gezi” ve “17/25 Aralık” kalkışmaları bu tür dış kaynaklı yönlendirme ve desteği net olarak ortaya koymuştur. *** Dün İstanbul’da yine 11 kardeşimiz şehit oldu. Bir örgüt üstlenecek, olay bitecek! Siz, bu örgütlerin hiçbir destek almadan İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin karşısında, Genelkurmay’ın yanı başında tonlarca patlayıcı ile eylem yapabileceğini, 30 yıldır Türkiye’ye kafa tutuabileceğini mantıklı buluyor musunuz? Bütün terör uzmanları “Bir terör örgütünün, istihbarat, silah ve finans desteği almadan faaliyetini sürdürmesi mümkün değil” diyor.