F. Gülen Her Gün Ağlıyor başlıklı yazıya karşılık, örgütün lider kadrosunda özeleştiri ve tartışmalar başladı. Bu olay hayra alamet gibi görünüyor. Bugüne kadar en küçük fikir beyan etmeyen, özeleştiri yapmayan, FETÖ içerisindeki Ahmet Kurucan, Osman Şimşek, Enes Ergene, Süleyman Sargın gibi düşünen ve yazan isimler, örgütün içine düşmüş olduğu bu durum hakkında, mantıklı izahlar getirmeye çalışıyorlar.
Sonsuza kadar devlet ile savaşmanın bulunduğu ülkelerde, istenmeyen bir yapı oluşturmanın hiç kimseye faydası yok. İslam sevgi, güven ve kardeşlik dinidir. Gidilen her ülkede ve Türkiye’de yapılan yanlışlıklarla, münafıkça davranışlar örgütü istenmeyen adamlar grubuna dahil etmiştir. Sonsuza kadar devletle savaş yapılamaz ve takiye sürdürülemez.
İhanetin alametleri olan Bank Asya, Adil Öksüz’ün darbe hadisesi, bütün kamu kurumlarında soruların çalınmasını, nasıl izah edebilirsiniz. Mantıklı bir açıklama yapmadan F. Gülen’in kendi örgütüne bile güven telkin etmesi mümkün değildir. 1998 sonunda Tunus’tan Altunizade FEM’e yanına geleceğimi telefonla bildirmiştim. En küçük bir açıklama yapmadan Vatikan’a gitmesini ve ardından ABD’ye kaçmasını örgüt ile bile paylaşmadan kaçıp gitmesi, 2018’e kadar hâlâ daha Amerikan vatandaşı olarak bu zalim ve gaddar ülkenin vatandaşı olmasını izah etmeden, iç muhasebe yapıp en yakın dava arkadaşlarına dahi, bu olayın perde arkasını ikna edip anlatmadan, nasıl temize çıkabilir?
20 yıldan fazla ABD’de kalan, 10 yıl öncesinden yani 1988’de satın alınan Altın Nesil Vakfı için alındığı söylenen Chestnut kampına, para toplandığı zaman, biz Amerika’ya eğitim için giden kardeşlerimizin, orada barınması için burayı alıyoruz deyip, daha sonra 1998’de kaçıp kendisi için sığınma merkezi olan bu eski Cizvit papazlarının da sığınma merkezi olan bu kamp, meğerse Gülen’in daha sonra sığınacağı ikametgâhı ve sarayları imiş. Her meselede istişare edildiği halde, hangi arkadaşlarla bunu istişare edip konuşmuştur?
Aylık toplantılarda hiç kimseyle istişare etmeden, kendi başına dünya çapında birçok insanın kaderini ilgilendiren, pek çoğunun hayatını karartacak olan bu kararı kendi başına almış ve sığınmıştır?