FETÖ her yerde olduğu gibi, devlet kurumlarında özellikle üniversitelerde paranın olduğu her yere çökmüş. Hatta her türlü oyun ve projeler ile para kaynakları oluşturmuştur. Üniversitelerden, öğrencilerden bağış adı altında kayıtsız ve usulsüz toplanan paralar, üniversitelerde ÖSYM sınav işlemleri için kayıtsız toplanan paralar, yapı işlerinde ihaleler olmak üzere, satın almalar ve pek çok yolsuzluklar, gerek savcılar aracılığıyla, gerekse doğrudan YÖK`e bildirilmiştir.
YÖK yıllarca bu dosyaları bekletmekte, ya da şikâyet edilenler hakkında yargılanma kararı vermeyerek, konuyu kapatmaktadır. YÖK’e dosyalara savcılıkların işlem yapmasına izin vermesi için sesleniyoruz. Zira toplanan paraların zimmet mi, himmet mi olduğu açığa çıksın.
15 Temmuz sonrası gerçekleştirilen çalışmalar kapsamında, 1 milyon 300 bin öğrenci ve 1 milyarlık bütçesiyle Türkiye’nin en büyük üniversitesi olan bir üniversitemiz, FETÖ’nün ÖSYM’den sonraki sınav manipülasyonu ve kadrolaşma üssü olduğu yönünde ciddi iddialara muhatap oldu..
Sermaye Piyasası Kurulu (SPK), Emniyet, Vakıfbank, Ziraat Bankası, Halk Bankası, YÖK (Görevde Yükselme Sınavı) dahil 80 civarında kurumun sınavlarını gerçekleştiren üniversitenin bir müdürü de, FETÖ’cü olduğu gerekçesiyle, KHK ile kapatılan bir vakfın başkanı çıkmıştı.
YÖK, bu dosyada araştırma yapılması için izin vermesi gerekirken, 1 yıldır neyi beklemektedir?