Gezi Parkı olaylarını hatırlayın. Başbakanlığa vekalet eden
Sayın Bülent Arınç, ‘Gezi heyeti’ni kabul etti. “Derdiniz nedir? Ne
istiyorsunuz?” diye sorduğunda; heyetin “Gezi Parkı’na inşaat
yapılmasın, ağaç kesilmesin” mealinde bir cevap vermesi
bekleniyordu. Oysa heyet, Sayın Arınç’la görüşmeyi müteakip yaptığı
basın açıklamasında “3’üncü köprünün, 3’üncü Havalimanı’nın ve
Kanal İstanbul’un yapılmamasını talep ettik” dedi. Alakaya tel
bağla. 3’üncü Havalimanı ile Gezi Parkı’nın ne ilgisi var? Gezi
Parkı olaylarını organize ve finanse eden üst akıl ile 3’üncü
Havalimanı’nı engellemeye çalışan akıl aynı akıldı çünkü.
O heyette yer alanlar bilerek ya da bilmeyerek 3’üncü
Havalimanı’na, Kanal İstanbul’a karşı çıkan küresel aktörlerin
amaçlarına hizmet ediyordu. Bütün olup bitenler küresel ve bölgesel
nüfuz rekabetinin yansımasaydı.
***
Ticaretin merkezi ve hatları değişmeye başladı. Türk Hava Yolları
son yıllarda attığı akılcı adımlarla bu değişime ayak uydurdu. THY
ile sağlanan ulaşım sayesinde İstanbul uluslararası uçuşlarda
transit ülke konumuna yükselmeye başladı. THY’nin genç, dinamik,
dünyayı iyi tanıyan yönetiminin akılcı öngörüleri sayesinde THY
uluslararası hava ulaşımından dikkat çekici oranda pay kapmaya
başladı.
Türkiye’nin ‘geçiş ülkesi’ ya da ‘merkez ülke’ hâline gelmesinden
endişelenen rakipler güya güvenlik endişesini ileri sürerek THY’ye
engeller çıkarıyorlar. Bir yandan da 3’üncü Havalimanı'nın yakında
hizmete girecek olması ABD, İngiltere, Almanya ve Fransa gibi
ülkeleri telaşlandırıyor.
***