Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın efsane boksör Muhammed Ali’nin cenaze töreninden sonra yurda dönerken benim de içinde bulunduğum bazı gazetecilere verdiği röportaj dün gazetelerde yer aldı. Sayın Erdoğan’ın açıklamalarında dikkatimi çeken bazı başlıkları sizlerle paylaşmak istiyorum. Sayın Cumhurbaşkanı’nın Türkiye-Rusya ilişkilerinin bozulmuş olmasından rahatsız olduğunu gördüm. “Sayın Putin’le bizim aramızdaki hukuk, ikili ilişkileri çok ileri bir noktaya taşıdı” sözü ile aynı ilişkinin bozulan ve kaybolma noktasına gelen diyaloğu tekrar başlatabileceğini umut ediyor. İlişkilerin malum olaydan sonra kopma noktasına geldiğini belirten Cumhurbaşkanı “Ben ikili ilişkilerin halen toparlanacağı ümidini taşıyorum, temenni ederim ki ilişkilerimiz kısa zamanda toparlanır, o eski günlerimize çok daha güçlü şekilde döneriz” diyor. Bu sözler Rusya’ya ve Devlet Başkanı Putin’e açık bir çağrıdır. Bu çağrı ilişkilerin yumuşaması, normalleşme yoluna girmesi için Türkiye Devlet Başkanı’nın attığı önemli bir adım, uzattığı bir barış elidir. Umarım Rusya bu eli boş çevirmez ve bu samimi çağrıyı karşılıksız bırakmaz. İşi özür ve tazminat ön şartına bağlamak yanlıştır. Türkiye’nin en üst düzeyde üzüntü dile getiriyor olması aslında özür yerine geçer. Ancak hava sahamızı ihlal ettiği ve sınırlarımızın korunması için ilan ettiğimiz kuralları çiğnediği için düşürülen uçak ve pilotlar için tazminat talebi haksız ve karşılanması mümkün olmayan bir taleptir. Sayın Erdoğan’ın çağrısı ikili ilişkilerin düzeltilmesi için önemli bir fırsattır ve samimi bir çağrıdır. Diplomasi bu fırsatı heba etmemelidir. Moskova'dan bu sıcak mesaja karşılık vermesi beklenir.