Cumhurbaşkanı Erdoğan ile birlikte üçüncü Afrika turundayız.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ocak 2015’te Etiyopya, Somali ve Cibuti’yi
kapsayan Doğu Afrika ülkelerini, Mart 2016’da ise Nijer, Fildişi
Sahili, Gana ve Gine’yi içeren Batı Afrika ülkelerini ziyaret
etmişti. Şimdi sırada Uganda, Kenya ve Somali var. Sayın Erdoğan
başbakanlığı döneminde de birçok Afrika ülkesine gitmişti.
Sayın Gül ile Sayın Erdoğan arasındaki Cumhurbaşkanlığı devir
teslim törenine Afrika’dan 25 ülke katılmıştı. Bu sayı Sayın
Erdoğan’ın Afrika kıtası ile ilişkilerinin düzeyini gösteren somut
bir örnek. Nedir bizim bu Afrika merakımız? Sayın Erdoğan niye
Avrupa ülkelerine değil de Afrika temaslarına ağırlık veriyor?
Sebebi basit, son on yıl içinde dünyanın en hızlı on ekonomisinden
altısı Afrika kıtasında bulunuyor. Afrika ülkelerine yönelik
doğrudan yabancı yatırımlar son on yılda beş kat artmış
durumda.
Dünya nüfusunun yüzde 15’i bu kıtada yaşıyor. 39 Afrika ülkesinde
büyükelçiliğimiz var. 32 Afrika ülkesinin de Ankara’da
büyükelçiliği mevcut.
2008’de 49 Afrika ülkesi ile Afrika Birliği dahil 11 uluslararası
örgüt temsilcisinin katılımı ile birinci Türkiye-Afrika İşbirliği
Zirvesi düzenlenmişti. Bu zirve, ilişkileri iyi bir seviyeye
taşıdı. 2019’daki zirve yine İstanbul’da toplanacak.
TİKA’nın Afrika genelinde 15 ofisi faaliyet gösteriyor. THY,
Afrika’da 31 ülkede 50 noktaya seferler düzenliyor. Ülkemize gelen
Afrikalı turist sayısı 4 kat artmış vaziyette.
Afrika kıtası ile ticaret hacmi 2003 yılında 5.4 milyar dolar iken
tüm bu ikili ilişkiler ve yoğun temaslardan sonra 18 milyar dolar
düzeyine ulaşmış durumda. İhracatımız 2.1 milyar dolardan 12.4
milyar dolara yükselmiş. Yurt dışı müteahhitlik sektöründe 55
milyar dolarlık iş yapmışız. Ama bölgede bu konuda henüz arzu
edilen düzeyde etkin değiliz.