15 Temmuz hain darbe girişiminin püskürtülmesinden sadece 72 saat sonra yani 18 Temmuz 2016 sabahında Türk milletinin hayatı normal akışına çevirmesi, uluslararası literatüre geçecek bir mucizenin adıdır. Esnafın dükkânını açması, taksicinin kontağı - nı çevirmesi, bankaların faa - liyetini sürdürmesi... Bütün bunlar başlı başına bir tez konusudur. Farklı ülke dene - yimlerinde ise ticaretin kesilmesi, stokçuluk, karaborsa, ödeme sistemlerinin kilitlenmesi gibi uç örnekler vardır.
15 Temmuz'u, 16 Temmuz'a bağlayan gece Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın devlet aklı ile verdiği tarihi kararlar, güçlü liderlikle de birleşti. Milletin canı pahasına demokrasiye sahip çıkması ve ülke yönetimine karşı oynanan oyunlara "dur deme" cesareti göstermesi sayesinde, darbe tezgâhından 1.5 ay sonra Fırat Kalkanı Harekâtı gerçekleştirilebildi. Hem de Türk Silahlı Kuvvetleri'nin FETÖ malûlü olduğu bir dönemde. Fırat Kalkanı da teyit etti ki TSK işgalci değildir. Gittiği her yere huzur ve barış götürmektedir. Ve bıçak kemiğe dayandı mı Türk milletinin gözü, milli çıkarlarından başka bir şeyi görmemektedir. Zeytin Dalı Harekâtı da esasen 15 Temmuz'da sergilenen milli dayanışmanın güncel bir yansımasıdır. Nasıl ki darbeleri tarihin karanlık sayfalarına gömmek için milletçe hayatımızı ortaya koymuşsak, -sınırlarımızın içinde veya dışında olması fark etmezterör odaklarına karşı da her şeyi göze alabiliriz.