Ankara'daki "milli gün resepsiyonlarına" gidenler bilir... Üç ülkenin davetli sayısı ve profili diğerlerinden daha fazla ve farklıdır... "ABD, İngiltere, Almanya!" Her üç ülkeyi de ayıran temel özellikler hem geleneksel yerli müttefiklerini göstermesi hem de muhalif yelpazedeki unsurları yedeklemesinden kaynaklanır. Bir başka ifade ile bu üç ülkenin davetli listeleri bir yandan "dostluk!" ilişkisi kurdukları bürokratik, askeri ve sivil görünümlü kuruluşları günceller ve cümle âleme ilan eder diğer yandan da "demokrasi ve özgürlük" perdesi altında Türkiye'ye, bilhassa iktidara karşıt tüm figürlere sahip çıkıldığı güçlü şekilde vurgulanır.
***
Anılarını yazdıkları, emeklilik sonrası Washington'daki düşünce kuruluşlarında çalıştıkları için eski ABD büyükelçileri, Türkiye'deki muhtelif karar merkezleri için her daim dikkat çekici olmuşlardır. Temsil ettiği devletin ağırlığı da çoğu kez ortalama ABD elçilerini bile olduğundan büyük göstermeye yeter de artar... Bu kriterler ışığında görevdeki ABD Büyükelçisi John Bass'ı nereye oturtabiliriz? Veya Bass önceki Büyükelçi Francis Ricciardone'den çok mu değişik özelliklerde?