Sabah, 06.00. Gün yeni yeni ağarıyor. Ankara Esenboğa Havalimanı'ndan, Çanakkale için hareket ediyoruz. 1915 Çanakkale Köprüsü'nün temel atma törenindeyiz. Kredi derecelendirme kuruluşu Moody's'in gece yarısı Türkiye'nin ekonomik görünümünü "negatife çevirmesine inat", ülkenin "pozitif gündemine" tanıklık ediyoruz. 1915 ruhunun, 15 Temmuz ruhu ile birleştiği bu anda, heyecan dorukta. Neden? Çünkü, büyük laf etmekle büyük olunmuyor. Büyük işlere imza atan liderler, ülkelerini de büyük yapıyor. İşte o zaman "yedi düvel de dize geliyor!"
***
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın, "Özgüvenli ve iddialı Türkiye
hedefi", Çanakkale'de bir kez daha ete kemiğe bürünüyor. Başbakan
Binali Yıldırım'ın, "Çanakkale düşman için geçilmez. Çanakkale
millet için geçilir" sözü, Lapseki'deki gerçek manasını buluyor.
102 yıl önce ecdadın, kanla, canla bedel ödediği ve vatan kıldığı
bu topraklarda, tarih de yeniden yazılıyor. Ve bu aziz millet, 1915
Çanakkale Köprüsü'nün temelinin atıldığı nirengi noktası ile 16
Nisan sandık noktasını ferasetiyle birleştiriyor. Ne istediğini
gayet iyi biliyor. Kadın erkek, genç yaşlı... Konuştuğumuz herkes,
"Başı dik, alnı açık Türkiye için" hem diliyle hem de gönlüyle
sesleniyor: