Toplantının formatı ve Erdoğan'ın üslubu, AK Parti'nin ilk
hükümet yıllarını çağrıştırıyordu. Yeni bir sayfa açmaya istekli AK
Parti kadroları, 2002 şartlarında müesses nizamının temsilcisi
olduğunu zannedenlere hiç olmazsa "milletin kaderini ilgilendiren
konularda" birlikte çalışmayı önermiş, lakin locaların ve vesayet
lobilerinin etkisinde kalan eski kafalar bir ileri adım atmamıştı.
Bu ve benzeri ayak sürümeler karşısında da Erdoğan, -yalnız kalsa
da- doğru bildiği yolda ilerlemeyi tercih etmişti. Dün,
Cumhurbaşkanı'nın konuşmasına yansıyan bir cümlenin altını
özellikle çizmekte yarar görüyorum:
"Siyasi olarak elbette farklı görüş ve duruşlara sahip olabiliriz
ama ülkemizin ve milletimizin âli çıkarları söz konusu olduğunda
birlikte hareket edebilme erdemini gösterebileceğimize
inanıyorum!"