Çözüm Süreci'nin altından çok sular aktığı ve kamu düzeni ciddi tehdit altında olduğu için "İmralı-HDP-Kandil" eksenindeki gelişmelere dair yazı ve yorumlar, belli çevreler tarafından hemen speküle edilebiliyor. Nitekim HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın, "Uluslararası proje olduğuna" dair İmralı değerlendirmesi de yine malum odakların öngörülebilir reaksiyonuyla karşılandı. Ama yazılanlar doğru idi. Barış içinde demokratik entegrasyonu içine sindiremeyen illegal unsurlar ile terör örgütünün siyasi sözcülerinin açıklama ve duruşları bugün, tahminleri aşan küresel işbirliklerini teyit ediyor. Şehit cenazelerinin yürekleri sızlattığı, ülkenin birliği ve bütünlüğü uğruna gencecik bedenlerin toprağa düştüğü bugünlerde öğreniyoruz ki İmralı'nın, Demirtaş ve Kandil'e bakışına dair aktarımlarda, "Eksiği var, fazlası yok" noktasında imişiz. Nedenine gelince... Artık duyumları da aşan nitelikli bilgilere göre İmralı, 7 Haziran seçimlerine giden yolda ve seçimlerin ardından iki hususa daha dikkati çekmiş. Mealen özetlemek gerekirse... Demiş ki: