Türkiye'nin, kökü yıllara uzanan tek yönlü ve dış patentli
politikalara karşı bayrak açması, yerli ve milli politika arayışına
girmesi bizim kuşağın katlanması gereken maliyetler üretti.Sadece
bu da değil... Türkiye'nin çevre ülkelere, ezilen halklara ilham
kaynağı haline gelmesi, bölgesel ve küresel dengeleri değiştirme
gücü kazanması da...Bu bedeli ödeyeceğiz ki çocuklarımız,
temellerini bizim attığımız yepyeni ve farklı bir ülkede
yaşayabilsin.
Kabul edelim ki son 15 yılda yaşadığımız siyasi ve ekonomik
dönüşüm, Türkiye'deki sosyolojiyi de derinden etkiledi. "15 yıla
sığan asırlık kazanımlar, içerideki tüm zıtlıklara rağmen çok güçlü
bir vatan bilinci, demokratik duruş kültürü, huzur ve istikrara
adanmış kitleler oluşmasını da sağladı."
Daha düne kadar ekonomik ve politik krizlerle hizaya getirilmeye
çalışılan, bugün darbe girişimi ve terör bileşenleri ile diz
çöktürülmek istenen Türkiye, küresel ezberleri bozabilen örnek bir
ülke haline geldi.
***
Karşılaştığımız asimetrik terör olayları, içeride bölünme, dışarıda
ise iddialarımızdan vazgeçme senaryosu yazan küresel odakların
sinsi hesapları ile doğrudan bağlantılı.
Ortadoğu'da haritalar yeniden çizilirken, dünyanın ekonomik merkezi
değişirken, Doğu Akdeniz'deki enerji kaynakları iştahları
kabartırken Türkiye'nin rahat bırakılmayacağını tahmin etmek güç
değildi.
Yakın zamana kadar Suriye politikası nedeniyle insani ve mali
sorunları üstlenen, güvenlik riskleri ile baş etmek zorunda kalan
Türkiye, ironik şekilde bu kez Suriye politikasında değişim kararı
almasının ardından gelişen tehditleri durdurmaya uğraşıyor.
Öte yandan..