Dünyaya sadece ABD'nin veya AB'nin penceresinden bakanların
anlayabileceği ya da anlamak isteyeceği bir frekansta değiliz.
Elbette bu iki merkeze sırtını dönen bir arayıştan bahsediyor
değiliz. Batı bloku, bugünkü yönetimlerin ikiyüzlülüğüne, Müslüman
ve yabancı düşmanlığını açık/örtülü biçimde himaye eden
karaktersizliğine rağmen, evrensel değerler bakımından hâlâ temel
ölçüyü bünyesinde taşıyor. Lâkin küresel sistemin giderek kaotik
hâl aldığı günümüz şartlarında Türkiye'nin, "bölgesel güç" kimliği
ile ve mutlak milli çıkarlarını önceleyen doğrultu takip etmesi
gerekiyor. Hatta bu ilkesel pozisyonun, alternatif politik
merkezler ve stratejik örgütlenmelerle dirsek temasını ilerletmesi
ise bir ihtiyaçtan öte zorunluluk taşıyor.
Elbette, esnek ve çok...