Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Çözüm Süreci'nin asıl adının "Milli Birlik ve Kardeşlik" olduğunu ilan ederek çerçeveyi güncelledi. Güncel çerçeve içinde sürece "yeni format atılması" da söz konusu. Gerek Milli Güvenlik Kurulu toplantısında gerekse Güvenlik Zirvesi'nde, terörün sona erdirilmesi ve toplumsal barışın tesis edilmesi amacıyla bundan sonra atılacak adımların netleştiğini söyleyebiliriz. Neyin, ne zaman ve ne şekilde gelişeceğini anlatmadan önce doğu ve güneydoğuda "devlete açılan krediyi" açıklamamız gerekiyor. Hatta bu krediden önce HDP'li aktörlere ilk elden yapılan uyarıyı hatırlatmamız da özel önem taşıyor.
***
7 Haziran seçimlerinden çıkan parçalı tabloyu ve Suriye'deki kaotik
ortamı fırsata çevirmeye çalışan Kandil ve HDP'nin şahin kadrosu,
"AK Parti'yi tek başına iktidardan ettik, bu nedenle bize savaş!
açıldı" propagandası başlatmıştı. Yaz aylarının sıcak günlerinde
bizzat "devlet heyeti" tarafından davet edilen HDP'nin İmralı
ekibine ise "Terörle mücadelede farklı bir konsept söz konusu. Bu,
AK Parti'yi de aşan devlet kararı. Hesabınızı buna göre yapmanız
doğru olur" mealinde mesaj iletilmişti. Silahla- siyaset arasında
ayrım yapmayan HDP'nin beyin takımının o günkü bilgilendirmeyi
ciddiye aldığını veya doğru yorumladığını söylemek güç!