Her gün, her şeyi yine ve yeniden düşünmemiz, olup bitenleri yorumlamamız, yarınlara dair öngörüde bulunmamız gereken zorlu süreçlerden geçiyoruz. Bu dönemin hakiki manada anlaşılması Türkiye'mizin "içine, dışına ve çevresine" aynı anda bakmayı mecburi kılıyor.
Biliyoruz ki… Siyasi istikrarı ve liderliği zayıf, milli birliği
tartışmalı olan ülkelerin, kaotik küresel ortamda kendi kaderini
kendisinin tayin etmesi imkansız!
Halihazırda Türk iç siyaseti oldukça hareketli. Geçmişle
hesaplaşma arayışından tutun da gelecek planlamasına
kadar onlarca farklı çıkar, aynı siyasi
paydada buluşturulmak üzere. Önceki yıllarda tek tek
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın karşısına çıkan (veya
onun yakınında bulunup ikili ajanda güden) siyasi aktörler, hep
yenilgilerle malul oldular. Şimdi tamamı bir araya gelerek
Erdoğan'ı "devirmenin!" arayışında. Elbette demokratik
siyasette, siyasi rakibi sandıkta yenmek meşruiyetin temelidir.