ABD’nin büyük düşüşü 15 Temmuz’dan sonra hızlandı. Fırat Kalkanı, BOP için atılmış en büyük adıma çelme taktı. IŞİD ve ABD’nin Suriye’de yenilmesi, çelmeden sonra yere düşünce kalkmaya fırsat bulamadan yediği tekmeydi.
Ne yapayım, diye düşünürken Barzani’yi sürdü sahneye... Kerkük’te referandum, filan... Bir sille de oradan yedi, Türkmen başını kaldırınca bir gecede kaçıp gittiler.
Bu sefer KYB’yi çağırdı. Bir gece Kerkük’e gelip beklemeye başladılar, KYB’li Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı’nın Kerkük’egireceği konuşulmaya başlandı. SadeceTürkmenler değil, bütün Kerkük ve IrakCumhurbaşkanı Fuad Masum’un da dediğigibi özellikle Türkiye tepki gösterdi. IrakParlamentosu da bir karar alarak, Kerkük’ütartışmalı bölge statüsünden çıkarıp Irakmerkezi yönetimine bağladı...
ABD bütün kozlarını birer birer kaybedince...Son çare, İsrail’i itekledi meydana. Derdi Kudüs’ü İsrail’in başkenti yapmak filan değildi, zaten büyükelçiliğini bile taşıyamadı. Derdi, ortalığı ateşe verip, o kaos içinde kayıplarını yeniden kazanmaya çalışmaktı.
Ama...
O beklediği kaos, Kudüs’te değil, Süleymaniye’de çıktı. Bombası kendi elinde patladı. Irak’ı bölmek için birbiriyle yarışan PKK’nın da kışkırtmasıyla, zaten aylardır ve hizmet alamayan halk sokaklara
döküldü...
Goran IKBY hükümetinden çekildi, Kürtler umudunu ABD’ye bağlayan Barzani’yi hedef aldı. Olaylar kontrolden çıkıyor ve bunun bir adım sonrası Irak merkezi ordusunun bölgeye müdahale etmesi ve
sükûnu sağlaması... Yani, ABD’nin 1991’den beri yaratmaya çalıştığı ikinci İsrail’in sonuna doğru bir adım daha...