Oktay Yıldırım Aydınlık Gazetesi

Kudüs

Neredeyse bütün tarihi boyunca savaş, kan ve gözyaşının, cinayetlerin, soykırımların, yağmanın, talanın, sömürünün merkezi olmuştur. Çünkü bütün dinlerin ve dolayısıyla...

17 Aralık 2017 | 94 okunma

Neredeyse bütün tarihi boyunca savaş, kan ve gözyaşının, cinayetlerin, soykırımların, yağmanın, talanın, sömürünün merkezi olmuştur. Çünkü bütün dinlerin ve dolayısıyla din uğruna yapılan her şeyin merkezidir. Her dinin kendisi için “sevgi dini” dediğine bakmayın siz, o sevgi, savaşların da nedeni ya da bahanesidir... Bir yanda diriliş kilisesi, bir tarafta ağlama duvarı, yanı başında Mescid-i Aksa arasında, Kudüs hep paramparçadır...

Tam da şimdi, emperyalizme karşı birleşme adımları atılırken, Filistinlilerin vatanlarını nasıl da para karşılığı İsrail’e sattıkları, Arapların geçmişte bizi nasıl sırtımızdan hançerlediği ya da ne kadar cahil ve vahşi olduklarına ilişkin yazılar, paylaşımlar uçuşuyor havada... Çok sevdiğim, dostlarım da yapıyor...

Annan plânı tartışılırken “Türk askeri buradan gitsin, biz AB’yi istiyoruz” diyen, Kıbrıslıları televizyon kanallarında izlediğimiz günleri hatırladım. Hapisteydim, hep şunu yazdım: “Kıbrıs’ın Türkiye için önemi, Kıbrıslının ne dediği ile ölçülemez, Türkiye için hayat memat meselesidir Kıbrıs...”

Daha sonra durum anlaşıldı, ama bu arada bizim de göbeğimiz çatladı. Karşı taraf ile uğraşmaktan daha zordu... Memleket meselesi, duygulardan arınarak, soğukkanlı düşünülmezse, doğru sonuca ulaşılamaz...

Şu anda Ankara’da oturduğum evin sahibi Filistinli... Ben ise mülksüzüm. Onun ülkesinde savaş var ve topraklarına el koyuyorlar, ama o burada; ben ise kendi ülkem için yıllarımı savaş alanlarında, hapislerde geçirmişim ve ona kira ödüyorum... Sordum ona, “Ne düşünüyorsun Kudüs hakkında?” Ellerini havaya kaldırdı ve şöyle dedi: “Dua, başka bir şey yok...”

Şaşırmadım, zaten ondan bir Erzurumlu Mevlüt Ağa tavrı da beklemiyordum. Parantez açayım, Atatürk Erzurum Kongresine giderken mola verdiği yerde, Sevr’i duyup, Çukurova’daki çiftini çubuğunu bırakarak memleketine dönen Mevlüt Ağa ile karşılaşır. Ağa dönüş sebebini açıklar: “Bu ırzı kırıklar bizim memleketi bölüşeceklermiş, geldim ki görelim bakalım kimin vatanını kime veriyorlar...”

Yani, dua eden Filistinli Hatem ile savaşmaya koşan Erzurumlu Mevlüt Ağa arasındaki fark büyük... Evet, geçmişe ait çokça hesap var, ama...

Mesele Kudüs ya da Filistinlilerin vatan sevgisi değil... Bölgeyi kana bulayan ABD emperyalizmine karşı belki de ilk kez bir bölgesel birlik 

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
HDP turnusoldur 17 Mayıs 2020 | 45 Okunma Gerekçesiz gerekçe 08 Eylül 2019 | 134 Okunma Savaşçılar, askerler ve diğerleri 01 Eylül 2019 | 200 Okunma Kayyım çözüm mü 25 Ağustos 2019 | 235 Okunma Irak'ta neler oluyor 14 Temmuz 2019 | 615 Okunma