Doğrudan bir vurgu yapılmadan ve imlasına dair özel bir dikkat gösterilmediğinde ‘arıza’ kelimesinin anlamı iki yönden açıkta bırakılır. Uğur Tanyeli bir yandan kelimenin tam anlamıyla arızayı, meydan okumak, çıngar çıkarmak diye kullanır, diğer yandan da cömert bir bilgi ve yorum sunumuna dönüştürür.
Mimarlık pergeli üzerinden hareketle tarihten felsefeye, kitaptan estetiğe fakat mutlak manada düşünceye açılır. Düşünmek için ilgi alanına giren her konuyu vesile yapar Tanyeli. Onun isyanı, eleştirisi, sorguculuğu kaynaklara ine ine derinleşirken onları eleye eleye yükselir. ‘Mimarlık Düşünmek İçin Verimli Arızalar’ kitabı her şeyin hızla tekdüzei ve modifiye edilip kitlelerin önüne atıldığı bir süreçte yoldan sapmanın, yön levhasını değiştirmenin cümleyi başka bir üslupla kurup mevcut levhaları ortadan kaldırmanın ‘arızalarıyla’ örülüdür.
Türkiye’nin ‘siyasal, ekonomik, toplumsal nitelikte’ ürettiği arızalar ve bunların yansımaları düşünüldüğünde ve sadece oraya bağlı kalındığında meselenin dünya-tarihselliği ıskalanabilir. Bu sebepten kendisi bir tarafa sığınmadığı gibi okuru da belli bir yöne çağırmaz Uğur Tanyeli. Arızayı bir şikayet ve olumsuzluk merkezi...