Ev kelimesinin kültürümüzde uğradığı duraklarla tarih ve o tarihi şekillendiren hayat arasında mutlak bağlantı var. Hatta ev anlam olarak Türkçe’de hala açık, tamamlanmamıştır ve tek bir karşılık içermez.
Bir taraftan yeniliğe kapı aralarken bir taraftan zihin ve hayat krizine karşılık gelir bu açıklık. Kavramsal olarak ev bir durum kadar hareketi de karşılar fakat Türk Evi dediğimiz zaman gözümüzün önüne net bir şey gelmez. Her tür konar göçerlik hikayelerinin dışında düşünüldüğünde ev bir sorundur.
Tam manasıyla bir süreksizlik ve tutarsızlık sorunudur. Ne için kimin adına ve nasıl kurulup çatılacağı, sosyal ve kültürel alanda nerede konumlanacağı, ekonomik ve hukuk açısından nasıl tanımlanacağı net değildir. Hane, oba, ocak, yurt, çatı, dam...