Gazze’de çocukların, kadınların hunharca katledilmesi, soykırımı gölgede bırakan zulümler işlenmesi gözlerimizin önünde olup bitiyor. Sadece gözlerimizin değil ruhlarımızın da bu vahşete razı olması bekleniyor. İsrail adını almış terörist devlet adeta haksızların büyük zaferi adına kötülük burcuna son bayrağı dikiyor. ‘Zulüm bir şeye hakkını vermemektir’ der Mevlana. Yaşama hakkı ilk ve vazgeçilmez bir değer ve haktır her zaman. İsrail’in doğrudan yaşama hakkına tecavüz etmesi ve aylardır insan denilen canlı türünün hemen hepsinin bilgisi dairesinde bu işi görmesi nasıl yorumlanabilir? Aklı son birkaç yüz yıldır antropolojiden felsefeye, bilimden politikaya, sanattan toplum bilimine kadar yüceltenler bu olup bitenler karşısında hangi kavramı üretecekler? Akıl mı tabiat...