Ömer Lekesiz Yeni Şafak Gazetesi

Cennetteki cinayet kimin işidir?

Geçtiğimiz pazar günü, tam adı Sri Lanka Demokratik Sosyalist Cumhuriyeti olan Sri Lanka’da (bizdeki söylenişiyle Serendib / Seylan Adası’nda), bazılarının intiharla gerçekleştirildiği sanılan bir dizi...

23 Nisan 2019 | 131 okunma

Geçtiğimiz pazar günü, tam adı Sri Lanka Demokratik Sosyalist Cumhuriyeti olan Sri Lanka’da (bizdeki söylenişiyle Serendib / Seylan Adası’nda), bazılarının intiharla gerçekleştirildiği sanılan bir dizi terör eyleminde, hayatını kaybedenlerin sayısı 290’a ulaştı. 500 kişinin de yaralandığı terör eylemiyle ilişkili oldukları sanılan 24 kişi gözaltına alındı.

Fransız Haber Ajansı (AFP), Sri Lanka polis teşkilatının muhtemel bir eylem konusunda on gün öncesinden uyarıldığını bildiriyor. Polis şefleri ile başbakan da bu bilginin ulaştığını doğrulayarak ve bu istihbaratın neden sümenaltı edildiğinin araştırılacağını söylüyorlar.

290 masum insanın katledilmesi karşısında, “bu terör eylemleri, kim tarafından kime bir uyarıdır; örneğin silah alımı yoluyla, kim hangi bekçisine gerekli haracı ödemediğinden bu olaylar meydana gelmiş olabilir” v.b. soruların sorulması gerekirken, ilgili haberlerin arasına sıkıştırılan “Radikal İslamcı NTJ Örgütü” ibaresiyle, teörün asıl faillerini gizleme gayreti de anında yürülüğe koyulmuştur.

Söz konusu terör eylemlerinin Paskalya Bayramı törenlerine denk getirilerek, kimi kiliseleri ve büyük otelleri hedef alması ise ilgili gayret için en uygun kılıfı oluşturuyor gibidir.

Enerji ve gıda bakımından zorunlu bağlısı olduğu Hindistan’a 31 km. uzaklıkdaki Sri Lanka, 65.610 km2 yüz ölçümlü, 21 milyon nüfuslu bir ülke.

Biri Kolombo ve diğeri Sri Jayawardenapura-Kotte olmak üzere iki başkenti bulunan Sri Lanka, 1504’teki Portekiz işgalinin ardından Almanya’nın nüfuz alanına dönüşmüş, 1657’de Hollanda tarafından işgal edilmiş, Napolyon Savaşlarıyla (1803) başlayan süreçte ise Hindistan’la birlikte uzun yıllar İngiltere’nin işgalinde kalmıştır.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Dâvûd el-Kayserî’nin Mukaddemât’ı 23 Kasım 2024 | 31 Okunma ‘Sanat gayet lüzumlu bi şey olup, olmayınca hiç olmaz!’ 19 Kasım 2024 | 42 Okunma Horasan Erenlerinin ‘Anadolu Mayası’nı hayatın içinde tutmak 16 Kasım 2024 | 98 Okunma Horasan Erenleri hakkında birkaç soru 14 Kasım 2024 | 265 Okunma Horasan Erenleri: Ne devletle ne devletsiz 12 Kasım 2024 | 917 Okunma