Yeni Şafak, geçtiğimiz çarşamba günü,
25. yaşına girdi.
Çeyrek yüzyıla baliğ olmuş bir geçmişin yapıtaşları ve onların döşenmesinde emeği geçen herkes halen hatırlarda olacağından, mezkûr devir için bir özet vermeme ve isim vurgusunda bulunmama henüz gerek yok.
Ancak Yeni Şafak’ı, yaptıkları yeni yatırımlarla modern bir medya grubunun omurgası ve yerli medyanın gözbebeği haline getiren Albayrak Holding’in sahiplerini, yöneticilerini minnet ve teşekkürle zikretmek durumundayım.
Bu minnet ve teşekkürümün altında yatan şey ise, duygusallığım ve Yeni Şafak’ın yazarlarından biri olmam nedeniyle maddi bağım değildir: Yeni Şafak’ın, reklamlarında da kullanılan ifadeyle, Türkiye’nin Birikimi olmasıdır.
Milli Görüş’ün entelektüel havzasında kazandığı siyasi şuurla, manen ve maddeten Büyük Türkiye yürüyüşüne katkıda bulunmak istenen söz sahipleri burada toplandıkları gibi, aynı yolda söz söyleme gayreti taşıyan gençler de yine burada kendilerini sınama, yetiştirme ve yeni zamana yeni sözler söyleme imkânı bularak bugünün entelektüel ortamını belirleme hakkını kazanmışlardır.