Tayfûr Ebû Yezîd (Bâyezid-i Bistamî, v. 848) ile ilgili şu menkıbeyi, merhum babamdan dinlemiştim:
Yolcuğu pek sevmeyen Tayfûr, Bağdad’a gitmeye karar verir. Müridlerini de yanına alarak, doğum ve aynı zamanda ikamet yeri olan Bistâm’dan Bağdad’a hareket eder. Uzun süren bir yolculuktan sonra Bağdad’ın kenar mahallelerine ulaşır.
Tayfûr, yol yorgunu müridleri ile Bağdad’ın merkezine erişmeye uğraşırken, ihtiyar bir kadın da telaşla evinin önünü süpürmektedir.
Kadının süpürgesinden kalkan toz, yolcuların yüzüne vurunca, Tayfûr dayanamayıp kadına seslenir:
“Ey kadın, sen beni tanımıyor olmalısın ki, beni ve müridlerimi toza boğasın.”
Süpürmeye ara veren kadın, süpürgesinin sapına yaslanarak, ona şu soruyla cevap verir: