https://w.soundcloud.com/player/?url=https%3A//api.soundcloud.com/trac
Abdurrahman Arslan, politik kültürün demokrasinin sınıfsallık, eşitlik ve dolayısıyla her sınıfa kendisini temsil etme imkânı sağlayan bir siyaset önerisi olarak günümüze kadar geldiğini söyledikten sonra yeni politik kültürün mahiyetini ve serüvenini de şöyle belirliyor:
“Batı’da 1960’ların, bizde ise 1980’lerin sonlarından itibaren yeni bir politik kültür söz konusu oldu. Politik kültürün kaynağı Batı. O tarihten itibaren somut hâle geliyor ve dünyada yaygınlaşıyor. Somutlaşan bu politik kültürü özümsemeye veya karşı karşıya gelmeye başlıyoruz. Ya da (ondan) beslenmeye başlıyoruz. Dolayısıyla bu politik kültürün dünün klasik politik kültürünün var ettiği siyasete dair, sosyal hayata dair bir değer, kavram, unsur, ne derseniz deyin adına, giderek...