Ömer Lekesiz Yeni Şafak Gazetesi

Kudüs, bilginin Mecra’sında...

Tarihi, dini ve siyasi yönüyle Kudüs’ü anlatan kitapların azlığından ve hatta mevcutlarının da yetersizliğinden söz edilmesi bana biraz tuhaf görünüyor.Çünkü kadim bir şehrin bilgisi de kadimdir...

18 Mayıs 2018 | 104 okunma

Tarihi, dini ve siyasi yönüyle Kudüs’ü anlatan kitapların azlığından ve hatta mevcutlarının da yetersizliğinden söz edilmesi bana biraz tuhaf görünüyor.

Çünkü kadim bir şehrin bilgisi de kadimdir ve buna bağlı olarak coğrafi ve tarihi planda yaygın olan bir bilgidir. Ayrıca dünya güçlerinin (dolayısıyla çeşitli medeniyet ve kültürlerin) burada hakimiyet kurma serüvenlerinin kaydı ciddi bir yekun teşkil etmektedir.

Öte yandan, Kudüs’e salt dini bağları nedeniyle muhabbet besleyen tarihçilerin, şairlerin ve tahkiyecilerin ferdi çalışmaları, kütüphanelerin tozlu raflarından daha yeni yeni günışığına çıkarılmakta, çıkarılmış olanların günümüz okurlarıyla buluşması bile zaman almaktadır.

Örneğin, Yasin Coşkun ve Menderes Velioğlu tarafından yayıma hazırlanan Na’îmî’nin (v. 1567) Fezâ’il-i Kuds adlı eserinin, Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanlığı tarafından geçtiğimiz yılda kitaplaştırıldığını bilen kişi henüz çok fazla olmasa gerektir.

Bunlardan hareketle, Kudüs’le ilgili kitapların bulunmayışından şikayet edenlerin, bir bilgiye ihtiyaç duyan onu mutlaka bir şekilde edinir hakikatinden hareketle hiç de haklı olmadıklarını söyleyebiliriz. Ancak bu, ilgili bilgiye duyulan fiili ihtiyacı ve bu bilgileri hem doğru hem de doğrudan edinme kaygısını ortadan kaldırmaz. Diğer bir söyleyişle, herkese gidin gerekli bilgiyi kütüphanelerden edinin diyemeyeceğimiz gibi, günümüzdeki bilgi edinme araçlarını gereğince kullanmadan, söz konusu eksikliğin ortadan kaldırıldığını da ileri süremeyiz.

Bu durumu müdrik olan kardeşim Taha Kılınç, gençliğinin ve enerjisinin hakkını vererek, Albayrak Yayın - dijital medya grubundaki yetkilileri ikna etmek suretiyle, Kudüs’ün bilgisini gzt.com içindeki mecra’da, “Kudüs: Bir Şehrin Hikayesi” adıyla, mikro site şeklinde internet ortamına taşıdı.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Dâvûd el-Kayserî’nin Mukaddemât’ı 23 Kasım 2024 | 65 Okunma ‘Sanat gayet lüzumlu bi şey olup, olmayınca hiç olmaz!’ 19 Kasım 2024 | 42 Okunma Horasan Erenlerinin ‘Anadolu Mayası’nı hayatın içinde tutmak 16 Kasım 2024 | 98 Okunma Horasan Erenleri hakkında birkaç soru 14 Kasım 2024 | 265 Okunma Horasan Erenleri: Ne devletle ne devletsiz 12 Kasım 2024 | 917 Okunma