Millet İttifakını oluşturan partilerin, kendilerini muhalif, bağımsız, serbest, sivil, tarafsız, ana-akım haberci, özgürlükçü... olarak niteleyen malum medya ve sivil toplum kuruluşları tarafından üretilen yalanları sahiplenip, birbirlerinin dilinden kaparcasına yaygınlaştırmaya çalıştıkları günlerden geçiyoruz.
Söz konusu yalanlar, onu üretenler tarafından özür kaydıyla geri alınsa bile Millet İttifakının aynı içerik ve minvalde o yalanları tekrarlamayı -endazesini yitirmiş bir pişkinlikle- sürdürmesi, onları da aşan bir planın varlığını ele vermeye yetiyor.
Buna göre, malum medya ve sivil toplum kuruluşlarının yalan üretmesi, faaliyetlerinin zorunlu bir parçası haline gelirken, Millet İttifakının onların yalanlarını kamuya taşıması da dostlarıyla birlikte iktidar olmanın kaçınılmaz bir şartına dönüşüyor ki, bu da mezkûr ittifakın ve medya kuruluşlarının aynı vesayetten, tek bir amaç uğruna...