Önceki gün, Ketebe Yayınları ve Varaka Kağıt Fabrikası işbirliğiyle hazırlanan Kağıt Kitabı’nın tanıtım toplantısı vesilesiyle, Rami Kütüphanesi’ne gitme imkanı buldum.
Gazetemiz Yeni Şafak, Rami Kütüphanesi’ni gerek tadilatı gerekse açılışı esnasında birçok haberle gündeme taşımış, mekânın tarihi değerine ve mevcut durumunun güzelliğine sıkça dikkat çekmişti. Fakat bu iki durumu yakinen tecrübe etmek için Rami Kütüphanesi’ne gitmenin, o muhteşem mimarisiyle yeşil alanı, dinlenme yerlerini ve kafelerini; okuma salonlarını, atölyelerini, kütüphanelerini bizzat keşfetmenin gerekli olduğunu gördüm. Kitap ve mimari sevdalılarının da halen görmemişlerse Rami Kütüphanesi’ni en yakın zamanda ziyaret etmelerini öneririm.
Kağıt Kitabı buluşmasının, uzun zamandır görmediğim Sabri Koz Hocamla karşılaşmama, Selahattin Öztürk’le tanışmama vesile olmasını ayrı bir güzellik olarak işaretledikten sonra, ilgilileri tarafından tanıtımı yapılan Kağıt Kitabı hakkında -onu gördüğüm ama henüz inceleme imkanı bulamadığım için- okurlarımı nasip olursa ayrı bir yazıyla bilgilendireceğimi belirterek, Rami Kütüphanesi’ndeki Yazma Eserler Kurumuna tahsis edilen alanın sorumlusu olan...