Tarihi ve Etimolojik Türkiye Türkçesi Lügati (TETTL), Andreas Tietze’nin Viyana’daki öğrencilik yıllarında (1930’lu yıllarda) başlayıp, yine Viyana’da vefatına kadar (2003) süren Türkoloji çalışmalarının değerli bir verimidir.
Basımı yılan hikayesine dönen bu lügat, nihayet Türkiye Bilimler Akademisi’nin (TÜBA) sahip çıkmasıyla emin bir ele kavuştu ve sekiz ciltte tamamlanması planlanan lügatin ilk dört cildi, bu kurumun yayınları arasından 2016 yılında çıktı.
Kurumsal bir sahiplikle, bu önemli eserin yarım kalmasına ve giderek unutulmasına mani olan TÜBA Başkanı Ahmet Cevat Acar’a teşekkürlerimi öncelikle iletmeliyim.
“Yarım kalması, unutulması” derken, TETTL’nin A-E maddelerini ihtiva eden ilk cildinin Tietze’nin vefatından bir yıl önce Simurg Yayınları (İstanbul – Viyana 2002), F-J maddelerini ihtiva eden ikinci cildininse Avusturya Bilimler Akademisi tarafından (Viyana 2009) basılmasını kastediyorum; ikinci cildi Tietze’nin vefatından altı yıl gibi bir aradan sonra basılan ve TÜBA tarafından 2016’daki ilk dört ciltlik basımına kadar unutulan bu lügatin, gün yüzüne çıkması, birinci derecedeki ilgilileri tarafından bile çok fazla beklenilmeyen bir şeydi.
İstitraden belirtmeliyim, Tietze’nin lügatinden, aynı zamanda Türkçe’nin en iyi argo sözlüğünü hazırlayan merhum öykücü Hulki Aktunç sayesinde haberdar olmuştum. Kadıköy’deki bir buluşmamızda kendisine ne okuduğunu sorduğumda, bu lügati okuduğunu söylemişti.
Her şeyden önce lügatin adı ilgimi çekmişti: Tarihi ve etimolojik Türkiye Türkçesi! Bunu ilk planda, Karabalgasun’dan Tiran’a uzanan coğrafi hatta Türkçe kelimelerin izini sürme eylemi olarak değerlendirmiş, zaten yer yer ihtiyaç duyduğum Türkçe’nin köken bilgisine mahsus merakım birden depreşivermişti.