Hikâyeci Memduh Şevket Esendal’ın özgeçmişinde, çiftçilikle uğraşan ailesinin maddi sıkıntıları nedeniyle hiçbir mektepten mezun olmadığı özellikle belirtilir.
Bunun asıl nedeni ise, onun Sunullah Arısoy’un kendisiyle yaptığı konuşmadaki “Mektebi neden bıraktınız?” sorusuna verdiği şu cevaptan anlaşılır:
“- …Kadri Efendi adında bir hocamız vardı. Ayağı topal bir adam... Hani siz duymuşsunuzdur ya, eti senin kemiği benim diye, hakikattir o. Çocuklar öyle teslim edilirdi mektebe. Bu Kadri Efendi de çocukların etini alıp kemiğini bırakan cinsinden bir adamdı. Bir gün, sebebini bilmiyorum, bir çocuğu dövdü. Çok fena dövdü ama. Bizim evde dayak yoktu. Dayağı ilk defa görüyordum. Bıraktım mektebi. Babam, git, mit, iyi olur, dedi. Gitmedim. Sonra hayat da müsait olmadı. Bir aralık rüştiyeye imtihanla girdim, sonra onu da bıraktım. Bende hocalık hakkı yoktur. Onun için sorduklarınızın...