Beşiktaş açısından bir önemli avantaj da Başakşehir’in organizatörü Emre’nin sakatlanmasıydı.
Başakşehir, önde basarak çok tempolu ve organize bir ilk 20
dakika sergiledi, iki de net gol kaçırdı. Bu bölümde
Beşiktaş mecburen takım halinde savunmada kalıp,
kontrollü bir futbol oynamaya çalıştı. Sonra Beşiktaş takım
halinde bir çıkış yaptı, Başakşehir geride kazandığı topta çok
başarılı bir kontratak sonucunda hazırlanışı ve yapılışı güzel bir
golle de skoru buldu. Ondan sonra Beşiktaş oyunu dengeledi. Net
pozisyon üretemese de bir baskı kurdu. Ama devre bu şekilde
Başakşehir'in kontrolünde bitti. Aslında Fabri'nin iki önemli
kurtarışı ve Mehmet Batdal'ın çok net iki pozisyonu
harcaması, Beşiktaş için ikinci devreye ümit taşıdı.
Beşiktaş açısından diğer bir önemli avantaj
da Başakşehir'in deneyimli organizatörü Emre
Belözoğlu'nun sakatlanıp çıkmasıydı. Devre arasında
yaptığım fikir jimnastiğinde, düşündüklerim tümüyle gerçekleşti.
Tolgay-Gökhan İnler değişikliği gerekliydi. Beşiktaş ikinci yarının
ilk bölümünde büyük bir baskı kuracaktı o da gerçekleşti. Çok da
zamanında moral getirecek beraberlik golünü de buldular. Ondan
sonra yine seyirci desteğiyle baskı devam etti. Ama
sonrasında da beklendiği gibi Benfica maçının
yorgunluğu takım halinde gündeme geldi.
Beşiktaş oyundan düştükten sonra Emre'siz organizasyon sıkıntısı
çeken Başakşehir yine tehlikeli ataklara başladı ama galibiyet
golünü bulamadılar.