Milli Takımımız yeni döneme İrlanda Cumhuriyeti ile yaptığı
hazırlık maçıyla başladı. Benim senelerdir milli takımla ilgili
genel bir görüşüm var: "Bizim futbolumuzun belli bir ekolü yok.
Milli takım futbolcuları kulüp takımları gibi sürekli birlikte
olamıyor, sınırlı sayıda maça çıkabiliyorlar. Bu yüzden saha içi
rahatsızlıklarını en aza indirmenin formülü kadro istikrarından
geçiyor. Ama geriye dönüp baktığımızda dünyada sistemi oturmuş
takımlarda dahi benzeri olmayan sürekli değişik kadrolarla maçlara
çıkıyoruz." İşte bu handikabı göz önüne alarak yeni bir uygulamaya
geçmeliyiz.
Taşlarla fazla oynamamalı!
Lucescu kafasında belli bir ideal 11 şekillendirip, taşlarla fazla
oynamadan hazırlık maçlarında futbolcuların mümkün olduğunca
birbirleriyle uyumunu sağlamalı. İrlanda maçını analiz edersek;
takımımız 90 dakika hırslı, istekli ve disiplinli oynadı. Ancak
oyunu sürekli karşı alana yıktığımız halde ciddi üretkenlik
sıkıntısı yaşadık. Geride kalabalık alan daraltan, savunma
uygulayan rakibe karşı set oyununda pozisyon bulamadık. Tabii ki
oyuncularımızın birbirlerinin özelliklerini tam tanımayışının bunda
rolü var. Ama önemli nedenlerden biri de İrlanda karşısında ileri
ucun kenarlarında kanat forveti özelliği taşıyan oyuncular
olmamasıydı. Kadroda bu özelliğe sahip 4 oyuncu vardı: Arda Turan,
Cengiz Ünder, Emre Mor ve Serdar Gürler. Dördü de olmayınca Hakan
Çalhanoğlu ve Yusuf Yazıcı bu görevi üstlendiler. Bu durumda
kanatlarda adam eksilterek sıfıra inme şansımız kalmamıştı. Cenk'in
de sırtı karşı kaleye dönük oynama özelliği yetersiz olduğundan
duvar paslarıyla 18'e sızma girişlerimiz ortadan kalktı ve 3'üncü
bölgede pozisyona dönüşmeyen pas trafiği oluştu. Hakan Çalhanoğlu,
Yusuf Yazıcı ve Emre Akbaba'nın yapıları 10 numara orta saha
pozisyonuna uygun. İrlanda karşısında 3'ü birlikte görev aldı.
İkisi kanat forveti rolünde. Teknik direktör Gattuso, Hakan
Çalhanoğlu'nu sistem gereği Milan'da sol önde değerlendiriyor. Bunu
göz önüne alırsak milli takımımızda sağ önde mutlaka kanat forveti
özelliği taşıyan bir isim şart. Tabii ki sakatlığı yüzünden İrlanda
karşısında forma giyemeyen Cengiz, şu an için tartışmasız birinci
tercih. Solda da fizik olarak hazırsa her zaman Arda oynar, Hakan
Çalhanoğlu ise orta sahaya döner.
İrlanda maçındaki artılarımız
İrlanda maçında çok önemli bir artımız vardı. Bizim genelde
gideremediğimiz en büyük sıkıntımız kalemize gelen duran toplar ve
yüksek ortalardaki rahatsızlığımız. İrlanda'nın da en büyük artısı
hem hücumda hem de kalelerine gelen yüksek toplardaki başarıları.
Böyle bir takıma karşı kalemize gelen yüksek toplarda hiç hata
yapmadığımız gibi attığımız gol ve kaçırdığımız net pozisyon duran
toplardan geldi. Skor avantajından sonra rakip açılınca bizim için
oldukça elverişli ofansif ortam doğmuştu. Ancak oyuncular birbirini
iyi tanımadığı için bu ortamdan faydalanamadık...