Hafta sonu iki festival çakıştı; Alaçatı Ot Festivali ve Adana Portakal Çiçeği Festivali.
Ot festivalinin faydası tabii ki öncelikle Alaçatı’ya.
Yıllar önce içine adım atmayacağınız binalar bu festival sayesinde
şahane otellere dönüştü.
Yerel halk kalkındı.
Gidene “Neden gidiyoruz?” dedirten bu festival iç turizme yaradı
yani.
Şimdi bu festivale kim kötü diyebilir ki?
Adana Portakal Çiçeği Festivali’ne gelince.
Alaçatı Ot Festivali’ne oranla daha renkli geçmiş görünüyor.
Nisanda Adana güzel oluyormuş.
Bando eşliğinde şarkılar söyleyerek şehri adımlayan insanlar, tam
anlamıyla karnaval havası yarattı.
Kostümlü kortej açılışına da bayıldım.
Çok samimi geldi.
Ot ya da portakal fark etmiyor aslında, festival denen şey
yapıldığı yere, insana iyi geliyor. Öldürüyor mu kurtarıyor
mu Hayatı, olayları nasıl algıladığımız tamamen bakış
açısı ile alakalı.
Aslıhan Doğan’ın Arda Turan’ın ayağına buz uygulamasını ayak yıkama
olarak algılayan ve anında söylenmeye başlayanlar, doğru resmi
ancak bakış açısını değiştirdiklerinde görebildiler.
Aslıhan ayak yıkamıyordu, futbolcu eşinin ayağına buz
uyguluyordu.
Bu durum aklıma son günlerde sosyal medyada paylaşılan benzer bir
fotoğrafı getirdi.
Zoom yapılan fotoğrafta bir köpeğin bir koyunu boğazından kaptığı
ve öldürmeye çalıştığı görülüyor.
Fotoğrafa geniş açıyla bakıldığında ise gerçek ortaya şöyle
çıkıyor:
Evet köpek koyunu boğazından tutmuş ama düştüğü nehirden kurtarmak,
karaya doğru çekmek için. Aynı olayı farklı bakış açısıyla tam
tersi şekilde algılayabiliyor insan.
İlk bakışa, tek bakışa, sabit fikre inanmamak lazım yani.