Bu ilgisizliğin en başta gelen nedeni, son yıllarda AB’ye üyelik umudunun zayıflamış, hatta bu konunun halkın gündeminden çıkmış olması. İktidar sözcüleri, ‘üyelik ısrarımız sürüyor’ demiş olsa da, AB’den soğuk rüzgarların estiğini görebiliyoruz.
Türkiye, ilişkileri canlandırmak için AB seçimlerinin sonucunu bekliyordu. Her ne kadar son yıllarda AB içinde Türkiye'nin üyeliğine sıcak yaklaşan bir gruptan söz edemiyor olsak da; bir değişim, yeni yollar açabilirdi. Son AB seçimlerinde, merkez sağ ve sol, yani Hıristiyan Demokratlar ve Sosyal Demokratlar geriledi.
Popülist sağ, milliyetçiler, Yeşiller, yelpazede konumlandırılması zor olan değişik partiler, güçlendi. Genç, yeni ve renkli milletvekilleri, ilgi çekti. Tabii, Avrupa, büyük bir yüzölçümüne sahip. Kuzeydoğu ucundaki Polonya'da sağ kazanırken, güneybatı ucundaki İspanya'da sol kazanabiliyor...