“Çözüm süreci neden bozuldu?” sorusuna Sırrı Süreyya Önder şu cevabı veriyor: “Barış talebini toplumsallaştırabilseydik, hiçbir iktidar bu süreci bozamazdı.” Bozulma dönemini irdeleyen Önder, kendi saflarındaki bir soruna değiniyor:
“O dönemde Kürt illerinde, yer yer çeteleşmeye varan, merkezi olmayan birtakım oluşumlar gözlemledik. Birden bire, yer yer lümpen tutumlar içeren yapılanmalar ve bunların yol kesme, insanları alıkoyma gibi hareketler ortaya çıktı… Bir yandan barış görüşmeleri yapılırken bu tür işler kabul edilemezdi.”
Sırrı Süreyya 'merkezi olmayan oluşumlar' dese de bu tür işleri yapan, hendekleri ve barikatları kuran, ‘Özyönetim’ ilan eden, PKK’ydı. Bu konunun o dönemin önemli aktörlerinden birisi tarafından eleştiri konusu olması, bir ilerlemedir.
7 Haziran 2015 seçimleri
O döneme dair analiz edilmesi gereken temel nokta, 7 Haziran 2015 seçimlerinden sonra, HDP dahil muhalefet cephesinin bir demokrasi ittifakı içine girmemesi. CHP, Bahçeli’ye Başbakanlık teklif ederken, HDP, kendileriyle görüşmeye gelen dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu’na, Sırrı Süreyya...