Bütün politikacılar gibi sanki yarışın en iddialı ismiymiş,
Amerikan başkanlığı için en yetkin kişiymiş gibi konuşuyor. Remnick
ne sorarsa sorsun istediğini söylüyor. Hemen her
cümlesini “Ben bu yüzden çok iyi bir başkan
olacağım,” gibi iddialı bir ifadeyle bitiyor.
Politikacının ustası elindeki metne çaktırmadan sadık kalandan
çıkıyor. Gillibrand ise ezberden konuşmayı bir ara o kadar
abarttı ki ben dinlerken isyan ettim, radyoda da Remnick uyardı
sonunda.
HOLLYWOOD YILDIZI GİBİ PROVA ŞART
Uzun bir kampanya sürecinden geçen Amerikan seçimlerinde
adayların hepsi birer Hollywood yıldızı gibi
hazırlanıyorlar. Hepsi kendi farkını ortaya koyacak bir-iki
özelliğini ön plana çıkarıyor.Beto O’Rourke konuşmasını
ezberden, prompter’sız okuyor. Pete Buttigieg mutlaka ama
mutlaka Harvard, Rhoades bursu ve Afganistan’da görev yaptığını
vurguluyor. Bernie Sanders’ın doğal bir karizması, Brooklyn
aksanı yetiyor zaten. Elizabeth Warren ise yıllardır
Harvard’da ders veren bir hoca olduğundan en karmaşık sorunları en
basit şekliyle bir öğretmen gibi anlatıyor.
Bütün adayların “talking points” denen ve her söyleşide
mutlaka tekrar ettikleri bazı konuşma maddeleri var.