Atatürk Kültür Merkezi, tarihi boyunca hep simge ama hep sorunlu da bir bina oldu. Türkiye'deki siyasi bölünme özünde AKM'ye aşırı tapınanlar ile nefret edenler diye iki ayrı grupla özetlenebilir. İki kesim de inandığına körü körüne bağlı olup hiçbir uzlaşmaya açık olmadığından dolayı şehrin en kıymetli meydanının tam girişinde 10 yıl boyunca hayalet bir bina durdu. Katı kamplaşmalarla hayaletleştirilen demokrasimizin simgesiydi adeta. AKM sorunluydu; çünkü şehrin en kıymetli meydanına bakmasına rağmen sokakla arasında bir iletişim sorunu vardı. Halkı içine davet etmeyen, gün içinde yaşamayan, kapıları herkese açık olmayan bir binaydı. Binanın atrium'undan dışarı bakıldığında hemen önünde duran Taksim Meydanı'na hissi uzaklığı ve erişilmezliği devlet ile toplum arasındaki kopukluğu çağrıştırırdı.