Avrupa’da sınırların kalkmasıyla birlikte sadece Almanya’dan değil, kıtanın dört bir yanından sanatçıların, bohemlerin, gençlerin çekim merkezi olan Berlin’e bir soğukluk gelmiş, o eski havasını kaybetmiş gibi. Berlin geleneksel olarak özgürlüklerin şehri, aynı zamanda da Avrupa’nın geri kalanına kıyasla daha ucuz olduğundan bir çekim noktası olmuştu. Dahası yüzölçümü olarak büyüktü, herkesi barındıracak kadar çok alan var, durmaksızın evler yapılıyordu.
Ucuz havayolu şirketleri sayesinde de ulaşmak mümkün olduğundan turistlerin de hafta sonları partilemeye geldiği bir durağa dönüştü Berlin. Avrupa’nın en iddialı elektronik müzik ortamı (Almanya’nın disko kültürüne katkısının adeta bir devamı olarak) burada filizlendi.