Paris Fransa'da grev ve protesto hayatın doğal akışının bir parçası, ama bugüne kadar etkisini bizzat yaşamamıştım. Okullar kapalı, benzin istasyonları çalışmıyor, trenler aksıyor, uçaklar ya rötarlı ya da iptal oluyor. Cumartesi günü ülke bazında yine büyük katılımlı protesto bekleniyor. Paris sokakları da normale oranla daha boş, cafe'ler daha sakin. Yine turistler var, Louvre'ın önündeki kuyruk uzun ama eskisi gibi değil. Sendikalar hayatı durma noktasına getirene kadar direnmeye kararlı. Hayat tam olarak durmadığı için önümüzdeki günlerde inatlaşmanın süreceğini tahmin etmek mümkün. Hükümetle Fransa halkını karşı karşıya getiren temel konu emeklilik yaşının 62'den 64'e çıkarılması. Cumhurbaşkanı Macron'un seçim vaatlerinden biri buydu. İnsanlar artık daha uzun yaşıyor, dolayısıyla uzun vadede erken emekliliğin ekonominin sırtına yük olabilme ihtimali var. Macron ayrıca emeklilikte özel statüyü de kaldırmak istiyor. Örneğin eskiden trenlerin işlemesi için kömür atan ve doğal olarak ağır şartlarda çalışan demiryolu işçileri daha erken emekli olabiliyordu. Ama şimdi aynı demiryolu işçileri trenlerin yürümesi için sadece birer düğmeye basıyor. Macron'un paketinde herkes aynı...