Bugünlerde ev kiraları, okulların açılmasıyla birlikte büyük şehirlere dönen öğrencilerin ev bulamamaları konuşuluyor. Alternatif çözüm önerileri geliyor: Konaklama evlerinin, otellerin, lojmanların kapılarını öğrencilere açması teklif ediliyor, ev sahiplerinden anlayış isteniyor, kira fiyatlarına devletin müdahalesi söz konusu. Oysa özünde bir barınma krizi değil şu anda yaşanan. Yanlış eğitim politikasının doğurduğu apartman üniversitelerinin ülkenin dört bir yanını kaplaması, üniversite okuması gerekmeyen gençlerin kendilerini üniversite okumaya mecbur hissetmeleri, uluslararası standartların çok altında kalan, Türkiye'deki çıtanın bile altındaki üniversitelerden bir sürü niteliksiz mezun doğması. Sadece uzaktan kira krizi varmış gibi gözüküyor. Bugün kalitesiz üniversitelerden mezun olmak için ev bulmak gibi pek çok engelle karşılaşan, mezun olabilirse de iş bulmakta zorlanacak bu gençler hiç bu işe yeltenmeseler topluma çok daha faydalı olabilirlerdi. Tıpkı uçakların kalkmadığı havalimanları açmak ya da araçların geçmediği otobanlar yapmak gibi ülkenin dört bir yanına üniversite açmak da gelişmişlik göstergesi olarak kabul gördü. Yaklaşık 20 yıldır bu mesajın alıcısı da var...