Birtakım gazeteciler kendilerinin artık birer marka olduklarını, kurumsallaştıklarını, geleneksel medya yapısından ayrıldıklarını ve gazeteciliğin belli başlı ilkelerinin kendilerini bağlamadığını iddia ediyorlar. Çoğunlukla YouTube'da yayın yapan gazetecilerin bazı firmaların açık açık reklamlarını yapmalarının, bu anonsları bizzat kendilerinin okumalarının özeti bu. Eleştirenlere, etik ve ilkeden bahsedenlere gayet kaba bir şekilde dinozor, geri kalmış muamelesi yapılıyor. Bu kurallar ne zaman değişti, artık kendi kendilerine kurum olan bu gazeteciler neye dayanarak etik tanımları belirledi belli değil. Reklam anonsu okumak işlerine geliyor, bir başka deyişle buradan para kazanıyorlar ve "yeni medya" diyerek de bu mesleki ihlale kılıf uydurmaya çalışıyorlar. Gazetecilerin reklamlarda oynaması, ürün tanıtmasının etik ihlali olmasının en temel nedeni inandırıcılık sorunu. Dünyada her gün yeni bir gelişme oluyor, bu olayları anlamak için de kamuoyu gazetecilerin aktardığına güveniyor. Özellikle bugün yaşanan Ukrayna savaşı gibi olağanüstü durumlarda bilgi kirliliğine karşı inandırıcılık daha da kıymetli. En bilinen örnek Uğur Dündar'ın yıllardır Türkiye'nin en güvenilir gazetecisi...