Nurella'yı İstanbul'daki evimin mutfağında bembeyaz bir tahta iskemlede ayakları şişmiş, gürültüden ve kalabalıktan bunalmış hatırlıyorum. "Ne olur Yılmaz, ne olur," diyordu. "Gidelim artık." Daha önce tanışıyor muyduk hatırlamıyorum, belki bir-iki kere karşılaşmışızdır. Belki de ünlüler bir kulüp olduğundan, o zamanlar ben de kendi çapımda ünlü olduğumdan birbirimizi tanımadan bile tanıyormuş ve çok yakın arkadaşmışız gibi davranmışızdır. Ama Yılmaz dediği Yılmaz Morgül benimle bir gün ben evde makarna haşlarken "Evinin yakınındaydım, uğradım" diye çat kapı gelecek kadar samimiydi. O sene de Morgül getirmişti sonradan kamuoyunun "Nurella"...