Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın aklından bir an için bile ‘Ya nereden bulaştım bu işlere’ diye geçmiş midir, acaba. Büyük ihtimalle hiç yanıtını bilemeyeceğiz ama nasıl geçmez? Sağlık için de siyaset için de olağanüstü bir seneydi, salgının Türkiye’deki yüzü de oydu. İktidarın gücünün önemli bir bölümü zaten sağlık hizmetlerinde yıllardır süregelen başarısıydı. Başkanlık sistemiyle birlikte büyük bir şirket yönetimini andıran, çoğunun profesyonellerden oluştuğu kabine sırf bu mirastan dolayı bile yükü diğerlerinden ağırdı Sağlık Bakanı’nın. Dahası “şirketin” CEO’su da atadığı “bölüm müdürleri”nden maksimum performans bekliyor, kendisi gibi durmadan çalışmalarını, her ayrıntıya hakim olmalarını talep ediyordu. Daha yolun başında bu işin öyle kolay olmayacağı, beklentinin kayıtsız şartsız başarı olduğu belliydi.
Pandemi hepimizi hazırlıksız yakaladığı gibi en fazla saatli bir bomba olarak Koca’nın kucağına düştü. Nasıl çıktı, neden yayıldı, nasıl dünyanın başına bela oldu soruları önemli değil. Çıktı, yayıldı ve dünyanın başına bela oldu. 2020 biterken dahi menşei 2019 olan bu virüs türünün ne zaman hayatımızdan çıkacağı belli değil.