RTE’nin iktidar denklemi
içinde savaş vardı. Diyorduk: RTE’nin “Savaş aracı” ile puan
kazanarak, kaçan seçmenlerinden bir kısmını geri almak için erken
seçimi zorlama ve “tam iktidarı” yeniden geri
kazanma planı hızla devreye girdi. Her şey tam eşgüdümlü oldu: ABD
ile anlaşma, IŞİD’e karşı operasyon ve PKK hedeflerini vurma...
Şimdi bunlara bakalım.
PKK ve HDP de, ortada asıl bir hükümet bile kurulamamışken,
öncelikle Kürt meselesini dayatan politikaları ve hemen ardından
PKK’nin silahlı eylemleri başlatması, iktidara “operasyonlara
başlaması” için gerekli bahaneleri sundu.
Dün sosyal medyada şu mesajı paylaştım: “PKK, HDP’yi bitirir
bu gidişle, HDP direnebilir mi, soru işareti. PKK bu
gidişle RTE’yi de başkan yapar”... 10 gün önce deHDP-PKK
Başkalaşabilir mi, yazım tehlikeye işaret ediyordu:
“Silahlı saldırılar başlarsa: KCK / PKK yapıları bu süreç
üzerindeki ‘silahlı vesayetleri’ ile sonuca
ulaşma politikalarını sürdürürlerse, güçlü bir tepki ile
karşı karşıya kalırlar. Silahla bir yere varmaya
son vermeliler. KCK’nin ilk aşama olarak‘barajlara ve
inşaatlara silahlı saldırı’ kararı, terörü, öldürmeyi,
silahı bu konuda hâlâ ana araç olarak gördüklerini
gösteriyor. Bunun arkasından da devamı gelebilir.
Umarım bu kararları da salt sözde kalır.”
Daha sonra da:
Demirtaş’ı harcadı
“RTE’nin çok önemli bir şansı var: Kandil / PKK.. PKK’nin
ilan ettiği ‘yeni savaş’
politikası... Bunun Türkiye’de RTE’nin
dayatacağı erken seçim üzerindeki etkilerini de hesaba
katın... (PKK’nin) böyle bir kararının, terörün, etkileri
ve boyutları da çok olur. Hatta, Türkiye’nin elde ettiği
ve ülkeye rahat bir nefes aldıran seçim sonuçlarını
tersine çevirecek etkileri bile yaşarız...”
O sürece girdik. PKK, Kürt hareketinin