Seçim sonuçlarının o kadar çok yönü var ki, bir yerden analize
başlamalıyız.
• Koşullar ve bu koşullara uygun ana politikalar CHP’yi
başarıya götürdü. Fakat bu başarıyı abartmayalım, bir heyecan
yapmak muhalefetin şüphesiz ki hakkı. Muhalefete büyük hareket
gelecek. Büyük kapılar açıldı gelişmek ve toplum üzerinde daha
etkin olmak için. Çünkü iktidar alanları ve etki alanları çoğaldı
ve büyüdü.. CHP’nin başarısı falan, bunları yarın yazacağım. Şunu
belirtmek istiyorum, gerçekçi kalarak:
• Daha önceki Anayasa Referandumu’nun (İstanbul) sonuçları,
yani HAYIR oylarının yüzde 50’yi aşması, İstanbul’da iktidarın
belediye başkanlığını kaybedebileceğinin de işaret fişeği idi.
Geçen yılki milletvekili seçimlerinde AKP’nin Meclis’te çoğunluğu
yitirmesi de, yine bugünkü sonuçlara yol açacağına işaretti.
Yani AKP’de düzenli bir “kayıp”
eğrisi sürüyor. İstanbul ve Ankara ve daha pek çok
büyükşehiri kaybetmesi bunun somut örnekleri oldu.
• Geçen yıl milletvekili seçimlerinde AKP’nin oyu yüzde 42
olarak kaldı. Bu oyda MHP yoktu! Fakat RTE’nin
Cumhurbaşkanlığı oyu ise yüzde 50’nin biraz üstünde gerçekleşmişti;
ama MHP desteği ile. Bu durumda RTE’nin oyunun
partisinin oyundan fazla olduğu tartışmalıdır. Evet, karizması
partisinin üzerindedir. Kaç puan? Belki iki - üç? Üzerine MHP oyu
biniyor çünkü.
• Bu seçimde AKP + Erdoğan yüzde 44.3 oy aldı. Kayıplarla epey
hırpalandı, özellikle İstanbul’da, Ankara’da, ama gövdeyi korudu
diyebiliriz. Ekonomik yıkım önemli, büyük bir oy kaybı getirdiği
söylenemez. Referandumda hayır oyları fazla çıkarken, ekonomik kriz
yoktu! Kaybı, genel düşüşünün bir sonucu. Peki, AKP’yi
ayakta tutan ne?
• Şüph...