AKP seçim sistemini kendi yararına ayarladı; ne AKP Cumhurbaşkanlığı seçiminde yüzde 50+1’e ulaşabiliyor, ne de MHP tek başına yüzde 10 barajını aşıp Meclis’e girebiliyordu.. Seçim sistemini değiştirerek güçlerini birleştirdiler, amaçları RTE’nin Başkan seçilmesini ve MHP’nin Meclis’e girmesini sağlamak.
Birincisi garanti değil, ama ikincisi gerçekleşecek.
Önce, siz de ittifak yapın ve küçük partiler de Meclis’e girsin, dediler..
Dörtlü ittifak gerçekleşince de bu kez “dört uyuşmaz bir araya geldi.. sosyolojileri tamamen birbirinden ayrı dört partinin bir araya gelmesi normal değil..” demeye başladılar.
Belli ki böyle bir ittifakın gerçekleşebileceğine fazla olasılık tanımıyorlardı. Gerçekleşince de, bu kez paniklediler..
Nedeni, bu ittifakın Meclis’te milletvekili çoğunluğunu ele geçirme olasılığının mümkün hale gelmesi.
Meclis önem kazanıyor
Eğer 401 milletvekiline ulaşırlarsa ve ittifak fikir birliğinde olursa, Başkan hakkında soruşturma bile açabilecek kararlar alabilir.
En önemlisi, Başkan’ın (kim seçilirse seçilsin) istediği yasayı istediği gibi çıkarma olasılığını yitirmesi ve Meclis’in, Başkan’ın noteri gibi davranmayacak olması.
Böylece Meclis, 301 muhalif çoğunluğa ulaşırsa eğer, ciddi bir denetleme ve denge kurma yetkisini ele geçirmiş olacak.
Bu durumda bazı AKP’liler çığlık çığlığa: Çoğunluğu ele geçirip süreci tıkamak ve Başkan’ın elini kolunu bağlamak, Meclis’ten yasa çıkartamaz hale getirmek istiyorlar!
Niye tıkansın? Meclis bu durumda Başkan’ı dizgi...