Cumhurbaşkanı’nın üniter yapı ile başkanlık sisteminin bir arada
olduğuna örnek olarak gösterdiği Hitler Almanyası üzerine
konuşmasında çok önemli bir başka açıklaması daha vardı:
“Yani Hitler Almanyası’na baktığınızda orada da bunu
görürsünüz… Yeter ki bütün mesele o başkanlık sisteminin
uygulamada halkını rahatsız eden bir yapısı, karakteri
olmasın.
Yani uygulamada siz eğer adalet
dağıtıyorsanız halkın aradığı nedir
adalettir. Bu olduğu anda zaten
sıkıntı olmaz.” Hitler önemli
tabii, dünyada Hitler başkanlık rejimine olumlu yönüyle yaklaşan
başka bir siyasetçi var mı bilemem, ama çok önemli bir şey söylüyor
Cumhurbaşkanı: Uygulamada
adalet dağıtmak, halkın da istediği
bu.
Başkan, adalet dağıttığı sürece ne sorun olabilir ki!
Başkanın görevi adalet dağıtmak olabilir
mi?
Ama bir dakika, diyelim ki RTE başkan
seçildi, adalet mi dağıtacak! Diyelim ki yanlış ifade etti
aslında adil olmayı kastetti, adil olmak veya adalet
dağıtmak, bir “Başkan”ın işi mi, görevi mi?
RTE’nin başkanlık rejimi veya sistemi düşüncesindeki temel çizgi,
her şeyin“Başkan”a bağlı olduğu ve her şey konusunda başkanın karar
verdiği bir rejim düşüncesi... Pardon burada rejim bile yok,
sadece “Adalet dağıtan adil olan bir başkan” var.
Bunu, yasaları kendi koyup kaldıran bir tür padişahlık-mutlakiyet,
krallık rejimi ile örtüştürebilirsiniz.