Ufuk Akçiğit, ilginç bilgiler paylaştı.. Bir kısmını biliyorduk ama yeni araştırma sonuçları dikkat çekiciydi. CHP’nin İkinci Yüzyıl Çağrısı’nda konuşmacıydı. Sanırım, CHP’ye gönüllü danışmanlık da yapacak. Akçiğit, Türkiye’de devletin Ar-Ge’ye aktardığı fonlardan gereken artı değeri alamadığını vurguladı. Türkiye’de akademinin, inovasyona, ekonomiye yönelik çıktılarının çok zayıf veya yok sayılabilecek ölçüde olduğunun altını çizdi.
Ar-Ge’nin ekonomiye katma değer yaratmada derin sorunları var.
Önce bilgi vereyim. 42 yaşında genç bir bilim insanı ama araştırmalarıyla kendine özel bir alan yarattı ve hızla yükseldi. Chicago Üniversitesi ekonomi bölümünde. Koç Üniversitesi’nde ekonomi okuduktan sonra 2009’da Massachusetts Institute of Technology’de (MIT) “Ekonomik Büyüme ve İnovasyon Politikaları” başlıklı teziyle ekonomi doktorasını tamamladı. Almanya’daki Halle Ekonomik Araştırma Enstitüsü’nde araştırma profesörü ve araştırma grup başkanlığı, Boston merkezli Ulusal Ekonomik Araştırma Bürosu’nda, Londra merkezli Ekonomik Politika Araştırma Merkezi’nde, Washington merkezli Brookings Enstitüsü’nde, Münih merkezli CESifo Enstitüsü’nde araştırma ortağı. İki yıl önce Türkiye Bilim Raporu’nu yayımladı.
REKABET BOZULUYOR:
Yaptığı sunumun bazı yönlerini özetleyeceğim: Türkiye’de imalat
sanayisinde rekabet ortamı 2013’ten itibaren bozulmaya başlıyor, bu
rekabet ortamını yeniden düzenlemeliyiz diyor ve örnekler
veriyor. E-Ticaret Elektronik sektöründe satış yapan en
büyük dört firmanın pazarlama için yaptıkları harcamaların, toplam
içindeki payı 2016’da yüzde 43 iken, 2020’de yüzde 75’e çıkmış.
Dolayısıyla pazara yeni girecek bir firmanın kazanç sağlaması çok
zor. Bir tekelleşme oluşmuş. Ama bu dört şirketin kâr oranları
minimal, sıfır veya eksi. Piyasaya yeni düzenlemeler getirmek
gerekiyor.
Meraktan: Bu büyük e-ticaret şirketleri para kazanmıyorlarsa ne yapıyorlar?
AR-GE’DE ÇARPIK DURUM
Türkiye’de Ar-Ge harcamaları OECD ülkelerinin çok arkasında. Sondan
altıncı durumda. Akçiğit soruyor: Ar-Ge harcamalarının düşük
olmasının nedeni, devletin az destek vermesinden mi kaynaklanıyor?
Hayır diyor, devletin özel sektöre verdiği destekte Türkiye OECD
ortalamasının çok üzerinde, en yüksek beşinci ülke.
Akçiğit bunun nedenini akademisyen başına düşen araştırma makalesi ortalamasının düşüklüğüne bağlıyor. OECD’nin çok arkalarında: Sondan üçüncü.
Peki bunun nedeni devletin akademik dünyaya destek vermemesi mi? Hayır diyor yine, devletin verdiği destek OECD ortalamasının üzerinde, dokuzuncu sırada. Sorun, verilen mali desteklerin etkin kullanılmamasında, dolayısıyla verilen kaynak pek işe yaramıyor. Destek verirken hangi araştırmalarda daha çok katma değer yaratırıza bakmalı, diğer alanlardan çekilmeli diyor. Çünkü belirli bir kaynak var.