Ben değişmedim o değişti” diye yazacaktım ki, parmaklarım beni yine “yüksek siyaset”e itti. Dananın kuyruğu orada zorlanıyor, koptu kopacak.. Bu nedenle eğlenceye bi ara verelim...
1) CHP’nin önseçimle aday belirleme kararı, tabanda yankı yarattı. Demokrasiye inanmış partiler, üyelerine, ona oy verenlere de parti içinde demokrasiyi tattırmazsa eksik kalır. Parti içinde demokrasi derken, bunun en asli unsuru en azından üyelerinizi partinin temel faaliyetlerine çekmenizdir.
Tamam Kurultay’a delegeler üyeleri temsilen seçilip gidiyorlar. Ama Kurultay kadar önemli olan milletvekilliği aday belirleme sürecidir. Burada tabanı işleteceksiniz. Ki üyeliğinin fonksiyonel olduğunu görsün. Kendisini partinin siyasi kimliğiyle özdeşleştirsin.
Önseçim, partiye egemen olan “yönetici elitin” durmadan kendilerini yeniden üretmelerini de engelleyici nitelik taşır. Ayrıca partiyi yeniler. Bazı temel taşların dışında, parti programına bağlı yeni insanların Meclis’e girmesini ve gençleşmeyi sağlar.