İYİ parti lideri, 81 ilde kendi adaylarını çıkarma kararlılığını anlamak için geçmişe bakmalı. Cumhurbaşkanlığı seçimine giderken sergilediği ve sanki zik zak gibi görünen politik manevraları ile şimdiki yerel seçim kararlılığı arasında bir fark yok. Aynı Akşener.
Akşener “Millet İttifakı” sürecinde güvenilmez politikacı profilinden çok, bilinçli, ne yapacağını bilen bir lider görüntüsünü veriyordu.
Kafalar karışmasın, açıklamaya çalışalım.
Akşener, Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adaylığında, Kılıçdaroğlu’nu asla benimsemedi. CHP’nin adayı aylar önceden Kılıçdaroğlu olduğunu biliyordu. Kılıçdaroğlu’nun has arkadaşı Bülent Kuşoğlu 16 Eylül 2022’de “Kılıçdaroğlu seçilmezse masa dağılır” diyerek bunu ilan etmiş, Akşener’in tepkisi “Biz noter değiliz” olmuştu.
CHP ile İYİ Parti arasında, aslında karşılıklı tavırların kesin dışa vurulduğu andı bu. Kuşoğlu bu mesajı şüphesiz Kemal Bey’in onayıyla vermişti.
Masa’daki diğer dört partinin adayı zaten Kemal Bey’di. Çünkü bu dört parti için önemli olan, Meclis’e CHP listelerinden garantili sokacakları milletvekilleriydi. Parti başkanları başkan yardımcıları olacaktı.